“Bu mücadele yarım kalmayacak”

CHP İstanbul ilçe örgütleri, “Gerçekleri Bilmeye Hakkınız Var” vurgusuyla 39 ilçede eş zamanlı yeni bir saha çalışması başlattı. Büyükçekmece Kent Meydanı’nda yapılan açıklamada, bugünden itibaren kapı kapı gezilerek belediyelere yönelik operasyonların arka planının ve CHP’nin yeni parti programının yurttaşlara anlatılacağı belirtildi.Büyükçekmece Kent Meydanı’nda vatandaşların ve partililerin yoğun ilgi gösterdiği basın açıklamasını okuyan CHP Büyükçekmece İlçe Başkanı Halis Çiçekçi, bugünden itibaren başlatacakları saha çalışmasıyla bir yandan İBB ve ilçe belediyelerimize yönelik operasyonların gerçek amaçlarını, iddianamelerde kanıt yerine nelerin yer aldığını anlatacaklarını diğer yandan da Türkiye’yi içinde bulunduğu çoklu kriz ortamından çıkarmak için CHP’nin hazırladığı yeni parti programını yurttaşlar ile paylaşacaklarını belirtti.

İlçe Başkanı Çiçekçi şunları söyledi: “Siyasetin kalemiyle yazılmış, itirafçıların yalanlarına dayalı iddianamelerle; halkımızın 15,5 milyon oyuyla Cumhurbaşkanı adayı olmuş Ekrem İmamoğlu’na, onlarca belediye başkanımıza ve yol arkadaşlarımıza yönelik kurulan kumpas yalnızca adaleti yok etmiyor, halkımızı da sefalete sürüklüyor. Bu nedenle iddianamelerde kanıt yerine nelerin yer aldığını milletimizin bilmeye hakkı var. Buradan açıkça ilan ediyoruz:

İddianameye göre Ekrem İmamoğlu’nun suçu; iktidar partisine karşı dört kez seçim kazanmış olmak, Cumhurbaşkanı adayı olmak ve parti içi seçimlerde Genel Başkanımız Özgür Özel’i desteklemektir. İddianamelerin hedefi Ekrem İmamoğlu’nun adaylığını engellemek ve CHP’yi susturmaktır. İddianamelerde Somut deliller yerine gizli tanık ve iftiracı ifadeleri kullanılmıştır. “Duydum, olabilir, söylendi” gibi ifadeler iddianamelerde binlerce kez yer almaktadır. Avukat Mehmet Pehlivan hakkında “müvekkilinin lehine savunma yaptı” denilerek savunma hakkı suç haline getirilmiştir.”

Belediye Başkanımız Dr. Hasan Akgün yalnız değildir.

Büyükçekmece Belediye Başkanı Dr. Hasan Akgün’ün 7 kez üst üste halkın oylarıyla seçilmiş bir belediye başkanı olduğunu hatırlatan Çiçekçi açıklamasını şöyle sürdürdü; “Büyükçekmece Belediye Başkanımız ömrünü insana, hizmete adayan Sayın Dr. Hasan Akgün, tam 202 gündür Silivri Cezaevi’ndedir. Bu, hukukun işlemediğinin; adaletin bilinçli biçimde geciktirildiğinin açık göstergesidir.Halkın özgür iradesiyle tam 7 kez seçilmiş bir belediye başkanının, yargılanmadan ve suç isnadı somutlaştırılmadan özgürlüğünden mahrum bırakılması hukuk devleti ilkesine açıkça aykırıdır.Bu tablo yalnızca bir kişiye değil, Büyükçekmece halkının iradesine yönelmiş bir haksızlıktır. Bizler; hukukun üstünlüğünü, adaleti ve halkın seçilmiş iradesini savunuyoruz. Belediye Başkanımız Dr. Hasan Akgün yalnız değildir. Aynı şekilde Belediye Başkan Vekilimiz Ahmet Şahin ile Belediye Başkan Yardımcımız Ömer Kazancı Silivri’de tutsaktır. Bu durum kabul edilemez bir hukuksuzluk ve açık bir adalet ihlalidir. Adalet geciktikçe yara derinleşir; bizler adalet yerini bulana kadar susmayacağız, geri durmayacağız. “Para dolu bavullar” diye servis edilen görüntülerde jammer bulunduğu iddianamede kabul edilmiştir. “560 milyar yolsuzluk” denilmiş, iddianameye 160 milyar yazılmış, aradaki 400 milyar yok olmuştur.

Kreş bağışları suç sayılmıştır

Aynı ifadeler farklı kişilerce noktasına virgülüne kadar tekrar edilmiştir.“Parkelerin altında 2 milyon dolar çıktı” haberleri iddianamede yer almamıştır. Beşiktaş Belediye Başkanımız Rıza Akpolat’ın dosyasında “aşevi yardımı” suç sayılmıştır. Tüm bu gerçekleri milletimizin bilmeye hakkı vardır. Çünkü adalet olmadan demokrasi olmaz; demokrasi olmadan refah, refah olmadan barış olmaz. İddianameler siyasi sebeplerle geciktirilmekte, duruşmalar ileri tarihlere bırakılmaktadır.

Uzun tutukluluk süreleriyle arkadaşlarımız yargılama yapılmadan cezalandırılmaktadır. Avcılar, Beylikdüzü, Beyoğlu, Büyükçekmece, Bayrampaşa, Gaziosmanpaşa, Şile ve Şişli belediyelerinin iddianameleri derhal yazılmalıdır. Yargılamalar tutuksuz yapılmalıdır. Tüm duruşmalar TRT’den canlı yayınlanmalıdır. Hakim sürgünlerine son verilmelidir. Tutsak ailelerine yönelik baskılar derhal bitirilmelidir. Ve buradan İstanbul’un 39 ilçesinden ilan ediyoruz: Bu ülke karanlığa mahkûm değildir.Bu halk umutsuzluğa teslim olmaz. Biz bu toprakların umuduyuz. Biz adaletin, özgürlüğün ve eşitliğin tarafındayız. Ve biliyoruz ki haklı olan mutlaka kazanır. Bu yürüyüş durmayacak. Bu mücadele yarım kalmayacak. Bu ülke, bu halk, bu demokrasi mutlaka kazanacak! Cumhuriyet Halk Partisi olarak;

Gerçeği söylemekten vazgeçmeyeceğiz, Halkın iradesini savunmaktan geri durmayacağız, Umudu büyütmeye devam edeceğiz. Ve buradan bir kez daha söylüyoruz: Bu karanlık bitecek, bu düzen değişecek, Türkiye mutlaka kazanacak!